Çocuklarda görme bozukluğunun belirtileri nelerdir? Göz sıhhatine ait alınacak tedbirler

Okul devrindeki çocuklarda çeşitli görme bozuklukları ortaya çıkabilmekte ve bu durum çocuğun hem okul hem de toplumsal hayatını olumsuz etkileyebilmektedir. Bu nedenle çocuklarda göz hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisi epeyce kıymetlidir. Çocuklarda göz muayenesi ne sıklıkla yapılmalı? Göz sıhhatini korumak için neler yapılabilir? Görme bozukluğunun belirtileri neler? Göz sıhhati okul performansını düşürür mü?

Görme bozuklukları okul periyodunda daha sık ortaya çıkabiliyor. Bilhassa çocuğun tahtadaki yazıları okuyamaması ve gibisi durumlar, görme bozukluğuna ait değerli ipuçları verebiliyor. Okul periyodunda sıklıkla karşılaşılan görme bozuklukları durumuna ilişkin Göz Hastalıkları ve Oküloplasti Uzmanı Doçent Doktor Kübra Şerefoğlu Çabuk, Yasemin.com‘a özel açıklamalarda bulundu.

GÖZ MUAYENESİ NEDEN DEĞERLİ VE NE SIKLIKLA YAPILMALI?

Görme duyusunun öğrenmede en tesirli duyulardan biri olduğunu vurgulayan Dr. Çabuk, çocukların görmede yaşadığı badireyi söz etmekte zorlanabileceğini belirtti ve “Çünkü ne görmesi gerektiğini, nasıl görmesi gerektiğini bilerek doğmazlar” dedi.

Gözün evvel anatomik yapılarını ve sonra da görme işlevini denetim etmenin tabiplerin misyonu olduğunu söyleyen Dr. Çabuk, bu noktada çocukları doktorlara ulaştırması bakımından ebeveynlere de değerli bir rol düştüğünü söz etti. Dr. Çabuk, “Çocuğunuz normal kaidelerde doğduysa, erken doğum ve prematüre kelam konusu değilse, her şey olağan ve yolundaysa 1. ayda mutlaka göz muayenesini yapmamız gerekiyor. Görme noktalarını anatomik olarak pahalandırmak gerekiyor.” biçiminde konuştu ve şöyle devam etti:

“Eğer bir sorun görmezsek 6. ayda, 1 yaşında ve 3,5 yaşında bu muayeneyi tekrarlamak gerekiyor. 3,5 yaşlarından itibaren çocuklar bize görme verir. Uygun ortam sağlandığında desenlerle, fotoğraflarla ve farklı yollarla görmelerini tabir edebilirler. Onun için bu yaşı kaçırmamak lazım”.

• Okul yaşlarında ise; yakına bakmak kelam konusu olduğu için sene 1 kez mutlaka göz muayenesi yapılması gerektiğini tabir etti.

Sıra dışı durumlarda pediatri doktoru, çocuk doktoru yahut aile doktoru göz hekimine daha evvel yahut daha sık yönlendirebilir.

ÇOCUKLARIN GÖZ SIHHATİNİ KORUMAK İÇİN NELER YAPILMALIDIR?

Dr. Çabuk, çocukların göz sıhhatinin en büyük düşmanının dijital dünya olduğunu vurguladı. Bu nedenle de ebeveynleri çocuklarının ekran müddetlerini gerçek ayarlamaları gerektiği formunda uyardı ve ekrana uzun mühlet bakmanın ziyanlarını “Sadece göz sıhhati değil; baş durumları, duruş bozuklukları, öğrenme problemleri” formunda sırladı.

Dr. Çabuk, “Öncelikle ekran müddetinin kesinlikle yaşa uygun ayarlanması gerekiyor. Çocukların dışarıda geçirdikleri vakit, göz sıhhati açısından; örneğin miyopi, bugün dünyanın en büyük sorunu. Pandemiyle birlikte bu durum daha çok ortaya çıktı. Zira uzaklara bakmayı bırakıp daha çok ekrana bakmaya başlayan insanlarda miyopi çok ilerleyen bir sorun. O yüzden çocuklar bol bol dışarıda güneş ışığında vakit geçirsinler. Buna ek olarak da nizamlı beslenme.”

Çocuklarda göz sıhhatini korumak için değerli faktörler şöyle sıralanabilir:

• Ekrandan uzaklaşıp, dışarıda vakit geçirmek

• Düzenli beslenmek

OKUL ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLARDA GÖRME BOZUKLUKLARI BELİRTİLERİ NELERDİR?

Okul çağından evvel çocuklara kesinlikle göz muayenesi yaptırılmasını öneren Dr. Çabuk, “2 gözüyle güzel görüyorsa lakin tek gözüyle bozuk görüyorsa bunu ihmal edebilir” dedi ve şu belirtileri hiçbir vakit atlamamak gerektiğini söyledi:

• Gözünü kısıyorsa,

• Arka sıralardan göremediğini tabir ediyorsa,

• Öğrenme bozukluğu varsa,

• Baş ağrısı söz ediyorsa,

mutlaka bir göz doktorunun görmesi gerekiyor.

GÖZ SIHHATİ OKUL PERFORMANSINI DÜŞÜR MÜ? NASIL TEDBİR ALMALI?

Göz sıhhatinin okul performansını direkt etkilediğine dikkat çeken Dr. Çabuk, şöyle konuştu:

“Göz sıhhati okul performansını direkt tesirler. Göz denetimlerinden sonra bir sorun varsa kesinlikle bunu gidermemiz lazım. Bazen öğretmenle de bağlantıya geçerek uygun biçimde bir düzenleme yapmamız gerekir. Görmeyi kesinlikle ‘her bir gözün görmesi’ halinde değerlendirip o formda yola devam etmek lazım”.

Yasemin