Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
İçindekiler
ToggleHamilelik sürecinde kadınların karşılaşabileceği rahatsızlıklardan biri olan gebelik kolestazı, genellikle yoğun kaşıntıyla kendini gösterir. Bu durum, özellikle gebeliğin son dönemlerinde ortaya çıkar ve karaciğerle ilgili bir sorun olarak değerlendirilir. Gebelik kolestazı, çoğu zaman diğer alerjik reaksiyonlardan ayırt edilmesi zor bir durumdur. İşte bu rahatsızlığın detaylarına birlikte bakalım.
Gebelik kolestazının ana semptomu, özellikle avuç içleri ve ayak tabanlarında yoğun bir kaşıntıdır. Bu kaşıntılar, zamanla bacak, kol ve göğüs bölgelerine de yayılabilir. İlginç bir şekilde, bu kaşıntılara genellikle kızarıklık ve döküntü eşlik etmez. Kaşıntıların sıklıkla gece saatlerinde daha yoğun hale gelmesi, uyku sorunlarına yol açabilir. Genellikle üçüncü trimesterde görülse de, bazı durumlarda daha erken dönemlerde de başlayabilir. Bebek doğduktan birkaç gün sonra ise bu belirtiler genellikle ortadan kalkar.
Gebelik kolestazının kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bu durumun safra akışını azalttığı veya durdurduğu gözlemlenmiştir. Bu süreçte, safra asitleri kan dolaşımına karışarak yüksek seviyelerde birikim yapabilir. Bu yüksek safra asidi seviyeleri, hamilelik kolestazının semptomlarına ve olası komplikasyonlarına yol açar. Sonuç olarak, gebelik hormonları, genetik faktörler ve çevresel etmenler, gebelik kolestazında rol oynayabilir.
Yorum Yaz